Hiç sokakta yürürken boş pet şişe elinizde çöp kutusu ararken önünüzde başkasının yere attıgıni görüp ben atmayacağım diyerek, dakikalarca çöp kutusu karşınıza çıkana kadar taşıdığınız yada çantanıza koyup eve getirdiğiniz oldu mu..?
Sıkışık trafikte hiç bir polisin görmeyeceğini bildiginiz ve başkaları yaptığı halde emniyet şeridine girmeden zaman kaybetmeyi, beklemeyi göze alarak , ben girmeyeceğim dediğiniz oldu mu. ?
İşte bu nokta ayar noktasıdır. Kimsenin görmeyeceği ve cezalandırılmayacağımızı bildiğimiz halde, yapılmaması gerektiği için yapmamak ,yada yapılması gerektiği icin yapmak. kendimiz için sadece bizim bileceğimiz, doğru olanı yapmak. Bir ödül olmadığını bilerek yapmak.
İnsanın çevresindeki olayları, kötü ile iyiyi ayırt edebilmesi için inandığı ve sabit olan herkes için her zaman geçerli değerlere ihtiyaç vardır. İşte bunlara erdemler diyoruz. Bu değerlere sahip çıkıp istinasız kullanmak gerekmektedir. Çünkü ayar noktanda klavuzun bu erdemler olacaktır. Bir kez ayarı kaçırdınmı tüm hayatını etkiler.
Bizler toplum içinde, toplumla uyumlu ama bireysel karar veren ve yaptıklarımızı kendimizle beraber toplum için yapan canlılarız.
Ayar noktası, içinde erdemlerin ayarlandığı noktadır .Hiç kimseye kendimizi kanıtlamak zorunda olmadığımız, çıplak, saf ve sade şekilde, sadece senin bildiğin, gerçekte nasıl biri olduğunu değerlendirebileceğin yerdir.
Kendi hayatını eline aldığın, hayatını kendin için yaşadığın, başkaları için yaşamadığın noktadır. Bilincinin mi yoksa arzularının, egolarının mı egemen olduğunu gördüğün noktadır.
Hayatını elalem için mi, kendin için mi yaşadığın noktadır…
ellerine sağlık..ne güzelde ifade etmişsin..Keşke dememek için adım atmak lazım ama iyi de adımları hesaplamak lazım.
sevgiler
emre